Ukrayna’nın Kursk bölgesindeki operasyonu devam ederken, Rus medyası ülke halkında savaşın kazanılacağına dair güven uyandırmaya çalışıyor.
Basında çıkan haberler, Ukrayna’nın saldırılarının birbiri ardına önlendiğini ve yetkililerin sivilleri tahliye edip, saldırılardan etkilenenlere tazminat verdiğini iddia ediyor.
Devlet kanalı Channel One’da en çok izlenen haber bülteni, “Günlerdir ateş altındayız ama kimseyi geride bırakmadık. İnsanlara böyle yardım edilir” sözleriyle başlıyor.
Ve şöyle devam ediyor: “Ukrayna’nın saldırısının başarısız olduğu açık, durum kontrol altında!”
Kremlin’in hakimiyetindeki bir diğer önemli televizyon kanalı Rossiya 1, Ukrayna’nın en iyi ordu birliklerini “Kursk bölgesinde katledilmeye” gönderdiğini savunuyor.
İzleyicilerine “Daha fazla ilerleyemeyecekler” diye güvence veriyor. Hükümet yanlısı Izvestia gazetesi de meydan okuyarak, “Bizi yıkamazsınız” diyor.
Kremlin tarafından kontrol edilen medya, Ukrayna’yı gerçek bir ordusu olmayan sahte bir ülke olarak tasvir ediyor. Askerleri genellikle “militanlar”, “teröristler” veya ” Kiev rejiminin güçleri” olarak tanımlanıyor.
Rus medyası, Büyük Yurtseverlik Savaşı’nın ruhunu hatırlatmak için denenmiş ve test edilmiş numaralarına tekrar tekrar başvuruyor. Büyük Yurtseverlik Savaşı 2. Dünya Savaşı’nın başında saldırmazlık paktı imzalamalarına rağmen, 1941’de Almanya Sovyetler Birliği’ne saldırdığında, Sovyetlerin Nazizme karşı yürüttüğü savaştı.
Bu savaş ve Sovyetler Birliği’nin Almanya’ya karşı kazandığı zafer, şu anki vatansever devlet anlatısının temel bir unsuru olmaya devam ediyor. Ukrayna’nın Nazizmle ilişkili olduğu yönündeki asılsız iddialar medyada yaygın.
Rusya’nın en önemli bulvar gazetesi Komsomolskaya Pravda’daki bir yazıda, Ukrayna güçlerinin “Almanlar gibi” olduğu söylenirken, devlet televizyonu onlara “neo-Naziler” diyor.
Ancak Kremlin medyasının araştırmaya pek de hevesli olmadığı bir soru var – Ukrayna birlikleri, geçen hafta başlayan sürpriz saldırının ardından Kursk bölgesinde ne yapıyor? Ayrıca, saldırının Rusya’nın Ukrayna içinde yaptıklarıyla bir ilgisi olabilir mi?
Tereddüt ve şüphe
Elbette devlet televizyonundaki iyimser haberlere herkes inanmıyor. Kursk bölgesinin sakinlerinden biri Kommersant gazetesine şöyle diyor: “Bize neden gerçeği söylemediklerini anlamıyoruz! Düşman bizim topraklarımızda, düşman tankları bizim topraklarımızda! Bu bir savaş!”
Kommersant muhabiri, kadının düşüncelerini açıkça dile getirmesinin ardından onun için endişeleniyor. Bu tür açıklamaların Rus güvenlik servisleriyle başını derde sokabileceğini söylüyor.
Geçtiğimiz haftaki sürpriz saldırı, Rus yetkililerin bölgede olağanüstü hal ilan etmesine yol açtı. Ukrayna, güçlerinin Rus toprakları içerisinde çeşitli yönlerde ilerlemeye devam ettiğini söylüyor.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, birliklerinin Çarşamba gününden beri Kursk içerisinde 1-2 km daha ilerlediğini ve ayrıca 100 Rus askerini esir aldıklarını söyledi. Ancak Rusya, Kiev’in ilerlemesini durdurmayı başardığını iddia ediyor.
Ukrayna komutanı “işgal altındaki topraklarda askeri ofis kuruldu” dedi
Ukrayna’nın Genelkurmay Başkanı Oleksandr Syrskyi, Rusya’nın Ukrayna tarafından kontrol edilen bazı bölgelerinde “bir askeri komutanlık ofisi” kurulduğunu söylüyor.
Sosyal medyada yayınlanan bir videoda, Cumhurbaşkan Zelenskiy’nin başkanlığında düzenlenen bir toplantıda şunları söylerken görülüyor: “Kanun ve düzeni sağlamak ve halkın acil ihtiyaçlarını karşılamak için, (Ukrayna tarafından) kontrol edilen topraklarda bir askeri komutanlık ofisi oluşturuldu. Yönetimine Tümgeneral Moskalyov atandı.”
Syrskyi ayrıca Ukrayna birliklerinin 82 yerleşim yeri de dahil olmak üzere 1.150 kilometrekarelik bir alanı kontrol ettiğini söylüyor.
Zelenskiy’ye “Durum genel olarak kontrol altında” dedi.
Kursk saldırısı Vladimir Putin için yüzüne atılan bir tokat gibi.
“Özel askeri operasyonunu” başlattığında Ukraynalıları teslim olmaya ve Batı’yı da dahil olmamaya çağırdı.
İşgalin başlangıcında, Şubat 2022’de, Rus güçleri Kiev’in dış mahallelerindeyken, Rus medyası Ukrayna başkentinin birkaç gün içinde düşeceğini söylüyordu.
2,5 yıl sonra ordusu, Ukrayna ordusunun Rusya’nın daha da içerisine ilerlemesini engellemek için mücadele ediyor.
Kursk saldırısının yol açtığı imaj zedelenmesini sınırlamaya çalışan Devlet Başkanı Putin, yetkililerle televizyondan gösterilen bir toplantı düzenledi. Toplantıyı, işgalcilerin ezileceğinden ve “özel askeri operasyon”un tüm hedeflerine ulaşılacağından emin olduğunu belirterek başlattı.
Ancak Kursk Valisi Alexey Smirnov ekrana çıktığında hava değişti. Ukrayna güçlerinin bölge içerisinde ne kadar ilerlediğinden bahsetmeye başladığı anda, Devlet Başkanı tarafından sözü kesildi.
“Bunu orduya bırakın” dedi ve validen “insanlara nasıl yardım ettiğini” anlatmasını istedi.
Vladimir Putin’in memnuniyetsizliği, Smirnov Ukrayna güçleri tarafından işgal edilen köylerde kalan binlerce Rus vatandaşından bahsederken yüzünden okunuyordu.
“Onlara ne olduğu hakkında hiçbir bilgimiz yok!” diye yakındı.
Kursk’un yarattığı utanç Ruslar arasında savaşa olan desteği azaltacak mı? Bu, Ukrayna’nın hedeflerinden biri olabilir, ancak devlet kontrolündeki medya bunu, saldırgan tarafın Ukrayna olduğunun ve Vladimir Putin’in başından beri haklı olduğunun kanıtı olarak sunmaya çalışıyor.
